Bal Ağacı

KİLO VERMENİZE YARAYACAK ETKİLİ SPOR DALLARI

YÜZMEK

Yüzme egzersizin mükemmel bir formudur. Bir yüzücü suda kendisini itmek için vücudundaki her kas kütlesini kullanır, boyun ve yüz ve ayak kasları dahil. Yüzme sporu, kas gücünü ve sabrı geliştirir, duruş ve esnekliği artırır. Ayrıca, bir aerobik egzersiz sağlar. Yüzme, her yaştan insanlar ve tüm uzmanlık seviyeleri için harika bir spordur. Kilo vermek ve hız kazanmak için günümüzde yüzme dersleri veren kurslarda yüzme seansları uzunluğu artıyor. Bunun da sebebi, uzun süredir spor yapmayan kişilerin nefes kontrollerini yapabilmeleri ve akciğere giden nefes baloncuklarının artmasıdır. Tempolu bir yüzücü genellikle dakikada on kalori kadar yakar. Ağırlık ve yorgunluk düzeyine bağlı olarak bir seansta 90-550 arası ekstra kalori yakarsınız. Bu şekilde yüzme, kilo vermek için yapılan en etkili sporlardan bir tanesidir.

DÜZENLİ KOŞMAK

Eğer kilo ya da kalori yakmak kaybetmek istiyorsanız koşmak en etkili sporlardan bir tanesidir. Koşarken zor nefes alınır ve vücut daha fazla kalori yakmak için harekete geçer ve öyle de olur. Bunun yapılmasında vücut detoks yöntemini kullanır. Koşmak ayrıca kas ve metabolizmanın hızını artırır ve kalp atışlarını güçlendirir. Aralıklarla günlük kısa koşular yapmak de kalp atışını, kan dolaşımını artırır ve vücut ısısını yükseltir. Tüm bu etkinlikler sonunda koşu; kısa sürede kilo vermenize yardımcı olur. Koşarak kilo vermek günümüz şartlarına bakıldığında maliyeti en düşük spor dallarından bir tanesidir. Çünkü sokağa çıkıp herhangi bir yolda koşmanız karşılığında kimse sizden bir ücret talep etmez.

FUTBOL OYNAMAK

Aslına bakıldığında futbol tamamen erkeklere hitap eden bir spor olarak görünür ancak futbol oynamak için erkek olmanıza ya da profesyonel olmanıza gerek yoktur. Çünkü futbolun belli kuralları da olsa da siz herhangi bir yerde bu sporu yapabilirsiniz. Futtbol oynarken sadece bacak kaslarınız değil aslında vücudun tüm kasları çalışır. Bu açılardan bakıldığında futbol oynayarak gerek bayanlar gerekse erkekler kısa sürede kilo verebilir. Ancak futbol oynadıktan sonra her spor sonrası olduğu gibi alacağınız besinlerin yağlı olmamasına özen göstermenizde fayda var.

Çalışan Annelere Oyun Önerileri

Çalışan anneler gün boyu iş yerlerinde yeterince yorulmakta ve enerjilerini akşama saklayamamaktadırlar. Bu durumda annenin çocuğa olan ilgisi azalmış gibi görünecektir. Çünkü, özellikle küçük yaşlardaki çocuklar annelerinin yorgun olduklarını idrak edemezler ve eve girdikleri andan itibaren kendileri ile oyun oynamalarını beklerler. Çocukların enerjilerine yetişebilmek normal şartlarda bile çok zorken, hele de çalıştıktan sonra yorgun eve gelip enerjilerine yetişmek çok daha zordur. Bu durumda yatarak oyunlar geliştirmek çok önemlidir. İşte işten eve yorgun geldikten sonra yatarak çocuğunuz ile oynayabileceğiniz oyunlara örnekler buradadır.

Kamp çadırı oyunu

Evde kendi imkanlarınız ile çadır yapabilir ya da hazır çadır satın alabilirsiniz. Çadırın içine taban kısmına yastıklardan yatak hazırlayın. Çocuklar çadırda sizinle yatmaktan bile büyük zevk alacaktır. Bu sayede hem çocuk mutlu olurken, hem de siz yorulmamış olursunuz.

Doktorculuk oyunu

Küçüklüğümüzden beri oynadığımız doktorculuk oyunu hala etkisini göstermektedir. Çocuğunuza doktor olmasını ve sizin de hasta olacağınızı söyleyin. Siz yatın, o yattığınız yerden size baksın. Böylece hem siz dinlenmiş olacaksınız, hem de çocuğunuz hayal gücünü geliştirerek oyun oynayacak.

Saklambaç oyunu

Saklambaç oyununda ebe siz olduğunuzda siz bir kenarda gözü kapalı dinlenirken, çocuğunuz kendine saklanacak yer bulacaktır. Bu sırada siz rahatlıkla dinlenebilirsiniz. Sıkılıp ebe olmak istediğinde ise, kendinize saklanacak çok rahat bir yer bulun. O sizi bulana kadar rahatça dinlenebilirsiniz.

Sinema oyunu

Çocuğunuzun seveceği bir film ya da çizgi film bulun ve açın. Sinemacılık oynadığını söyleyin. Hatta yanında bir de mısır patlatın. Ortamı loş ışıklı bir hale getirin. O eğlenerek film izlerken siz çaktırmadan uyuyabilirsiniz bile.

Çalışan annelerin hem işlerine konsantre olmaları hem de çocuklarına güzel bakmaları gerçekten takdir edilmesi gereken önemli bir olaydır. Yorgunluklarını yukarda saydığımız bu oyunlar ile bastırarak çocuklarını mutlu edebilirler. Böyle olduğunda çocukta annesinin onunla ilgilendiğine inanır ve güvenir. Bu durum çocukları oldukça mutlu etmektedir. Çalışıyorsanız ve çocuk sahibi iseniz mutlaka bu oyunlar değerlendirin ve deneyin. İşe yaradığını ve hem kendinizin hem de çocuğunuzun mutlu olduğunu göreceksiniz.

Migren Nedir?

Migren tekrarlanan baş ağrılarının teşhisle belirlenen bir tür rahatsızlıktır. Migren ağrısı ile birlikte genel olarak migren sahibi hastanın bulantısı ve hatta kusması da meydana gelebilmektedir. Nörolojik bir rahatsızlık olan migren toplumda çok sıklıkla görülmektedir. Aynı zamanda migren rahatsız edici bir hastalıktır ve migren ataklarının meydana geldiği günlerde neredeyse iş göremez hal alırlar. Ayaklar arası dönemlerde atak yokken hastalar normal hayatlarına deva ederler. Fakat migren atağı geldiği zaman genel olarak ışıktan yoksun sakin yerlerde uzanmak ve dinlenmek isterler. Her baş ağrısı migren olarak adlandırılmaktadır. Fakat her baş ağrısı migren değildir. Migren olduğunu anlayabilmek için hastanın MR çektirmesi ve sonucu doktorun ağzından duyması gerekmektedir.

Migreni Tetikleyen Faktörler Nelerdir?

Migreni tetikleyen en önemli faktör her hastalıkta olduğu gibi strestir. Açlık ya da bir öğün yemek yememe, uykusuzluk ya da çok fazla uyuma, ağır bir koku duyma, sigara dumanının içerisinde uzun süre durma, adet dönemi, bazı yiyecekler migreni tetiklemektedir. Tüm nedenler her hasta da görülecek diye bir şey söz konusu değildir. Fakat bunlardan bir ya da birkaçı siz de varsa ve tespit ettiyseniz, bu durumlardan uzak durmaya çalışmakta fayda vardır. beyin kan akımında meydana gelen değişiklik migren atağını ortaya çıkartmaktadır. Beyne kan taşıyan damarlarda öncelikle kasılma meydana gelmektedir. Bu durumda kan akımında azalma meydana gelmektedir. Daha sonra damarlar genişlemekte ve ağrı meydana gelmektedir.

Migren Tedavi Edilebilir mi?

Migren tamamen tedavi edilemese de kontrol altına alınabilmektedir. Düzenli ilaç kullanmak ile ağrılar daha hafiflemekte ve ataklar daha az zamanda meydana gelmektedir. Migren atağı başladıktan sonra ilaç ile tedavi etmeye çalışmaktansa önceden önlemini almak daha önemlidir. Ataklara neden olan faktörler tespit edilirse ve bu faktörlerden elden geldiğinde uzak duruldukça migren ataklarından kurtulabilmektedir. Migren hayati tehlikesi bulunan bir rahatsızlık olmasa da yaşam kalitesini oldukça düşürmekte ve ataklar olduğunu sürece kişinin özel, sosyal ve iş hayatını oldukça etkilemektedir. Bu nedenle migren tedavisi için doktor ile birlikte davranılmalı ve en uygun tedavi yöntemi hastaya uygulanmalıdır.

Saç Bakım Maskeleri Ne İşe Yarar?

Yüzümüze yaptığımız maskeler gibi saçımızda ara arar maske ihtiyacına gerek duyar. Saçlarımız dışarda dolaşan serbest radikaller, su, şampuan, boya ürünleri ve kurutmak için kullanılan fön makinaları sayesinde giderek eski güzelliğini kaybedebilir. Canlılığı ve hacmi gitmiş bir saç için kurtarıcı olan maskeler haftada bir kez yapılmalıdır. Bu maskeleri ister aktarlardan alacağınız ürünler ile kendiniz yapabilirsiniz isterseniz hazır maskeleri kullanabilirsiniz. Dışardan alacağınız maskelerin içinde saçınız için gerekli olacak mineral ve vitaminler, parlaklığını arttıracak maddeler, hacim katacak serum ürünleri bulunmaktadır. Saç maskesi yapmak saçınızdaki doğallığı tekrar yakalamanızı ve saç dökülmelerinin önüne geçmenizi sağlayacaktır.

Doğal Saç Maskesi Yapmak Kolaydır

Organik ürünlerden hiş şaşmayacaksınız. Ne kadar pahalı olursa olsun alacağınız saç maskeniz evinizde yaptığınız doğal bir maskeden daha iyi olamaz. Farklı tedaviler için birçok maske tarif verilebilir. Yıpranmış saçlar, sarı saçlar, saç derisi kaşıntısı, saçkıran, nemli havalardaki saçlar, saç uzatan maskeler, boyalı saçlar için maske, saç dökülmesine çözüm olacak maske, güneşten korunmak için maske, saç rengini açan maske ve saçınızda ne probleminiz varsa her şeye mutlaka bir doğal maske yapılmaktadır.

Ballı Saç Maskesi

Bal içindeki katkısız özelliği ile her yerde şifa aranılan bir üründür. Saçınız için de aynı şifayı bulmanız oldukça kolay. Saç tipiniz göre yapacağınız maskelerde saçlarınız eskisinden daha parlak ve göz alıcı duracaktır. Bal, zeytinyağı, badem yağı, yumurta sarısı karışımı ile yapacağınız maskeyi saçınızın tamamını kaplayacak şekilde sıvayarak saçınıza yedirmelisiniz. İçinde yumurta kokmaz mı diyenler olacaktır. Ancak yıkadığınızda hiç kokusu kalmayacak olan malzemeleri birçok kadın denemiş ve memnun kalmıştır. Saç dökülmelerine de iyi gelecek olan maskeyi on beş dakika kafanızda bekleterek yıkamalısınız. Haftada iki üç gün kullanabileceğiniz maske için sadece bal ve süt karışımından olan maskeyi de deneyebilirsiniz. Bal ve süt karışımı kalın saçları olan kişilerin saçlarında oluşan sertleşmeyi gidermek için bire bir olacaktır. Saçımızda vitamin almak zorundadır. Doğal vitaminler yine de en iyi çözüm olacaktır.

Pratik Çekmece Düzenleme

Düzenli olmayı evinin her noktasında bir alışkanlık haline getirmiş kişilerin tercihi düzenli dolaplar ve çekmecelerdir. Bunu yapabilmek adına düzenli olarak çamaşır yıkama ve kurutma işlemi yapan kişilerin belki de en çok önem vermesi gereken nokta çamaşırların katlanmasıdır. Çünkü dolaplara ve çekmecelere doğru yerleştirilen kıyafetler sayesinde hem görüntü olarak hem de kullanım kolaylığı olarak kazanımlar sağlanabilmektedir. Bu açıdan bakıldığında pratik çekmece düzenleme konusunda yapılması gereken ilk adım t-shirt ve kazakların katlanmasıdır. Günlük kullanımda genellikle bu tarz üstlerin katlanarak üst üste koyulduğu görülmektedir. Fakat bu katlanan üstler bir kat daha katlayarak çekmeceye her birinin ön tarafı görülecek şekilde dik yerleştirildiğinde hem yerden tasarruf edilmekte hem de istenen üst diğer üstleri dağıtmadan çıkarılabilmektedir. Çekmece düzenleme için yapılabilecek bir diğer adım da çorap ve iç çamaşırları hakkındadır. Dolap içi düzenleyiciler sayesinde iç çamaşırları ve çoraplar bu düzenleyicilere yerleştirildiğinde hem daha toplu bir görüntü elde edilmektedir hem de çekmeceler dağıtılmadan çamaşırlar kullanılabilmektedir.

Pratik Dolap Düzenleme

Kıyafet düzenleme konusunda çekmecelerden sonra düzeltilecek bir diğer alan da askıların bulunduğu alanlarıdır. Askı düzenleme konusunda yapılması gereken iki farklı adım vardır. Bunlardan ilki kıyafetleri renklerine göre dizmek bir diğeri ise kıyafetleri kumaş türüne göre ayırmaktadır. Renklerine göre ayrılıp ütülendikten sonra askıya asılan kıyafetler arasında seçim yapmak oldukça kolay olmaktadır. Bir diğer pratik dolap düzenleme yöntemi ise kıyafetleri kumaşlarına göre ayırmaktır ve bu da kişilere hava durumuna ve kıyafetlerin kullanılacağı mekâna göre seçim yapmak konusunda kolaylık sağlamaktadır. Yine dolap düzenleme konusunda kullanılacak bir diğer yöntem de askıların kullanımıdır. Askılardan düşen gömlek ve hırkalar birçok kişinin sorunudur. Bu sorunun aşılması açısından yapılabilecek en önemli tüyo askıların üzerine silikon tabancasıyla silikon sıkmaktır. Sıcak silikon tabancasıyla askıların üst kısmına silikon sıkılması kıyafetlerin askıdan düşmesine engel olmaktadır. Dolap düzenleme ile alakalı yapılacak bir diğer yöntem ise dolaplardaki askıların yer kaplamamasıdır. Bunun için pantolon ve etek gibi ürünler için özel olarak yapılmış ve birden fazla etek ve pantolonu tek askıda toplayabilen askılar kullanılmalıdır.

Yeni Doğanın Duyu Gelişimi

Her yeni doğan, birçok yetisini geliştirmiş birçoğunu da hızla geliştirmeye aday, inanılmaz bir hızla büyüyüp gelişen muhteşem bir varlıktır. Özellikle ilk 3 ay içinde bebeğin duyuları son derece hızlı bir gelişim sürecine girer. Bebeğin duyuları, motor becerileri, fiziksel ve zihinsel anlamda tümüyle son derece etkileyici bir şekilde gelişir. Bebeğin hayatının bu ilk 3 ayında olan yeni doğanın duyu gelişimi hakkında bilgisi olan bir annenin bebeğini uyarması, onunla eğlendirici oyunlar oynaması ve geliştirici aktiviteler seçmesi çok daha kolay olacaktır.

Hayata yeni gelmiş bir yeni doğan gözünü açtığı ilk andan itibaren çevresinde bulunan farklı sesleri, görüntüleri, kokuları, anne sütü, anne eli, kumaşlar gibi değişik nesneleri algılayabilme yetisine sahiptir. Bu beceriler en kısa sürede çok daha gelişecektir. Bu gelişim destekleyecek en önemli kişi ve çocuğun kendini bir hissettiği kişi annesidir. Öte yandan, yeni doğan için ilk doğduğunda en gelişmiş duyusu olan koku alma duyusu sayesinde annesini tanıyan bebek duyu gelişimini de en yoğun şekilde annesiyle gerçekleştirir.

Yeni Doğanın Duyu Gelişimi Nasıl Desteklenir?

Bebeğin annesiyle muazzam bir şekilde etkileşimde bulunduğu süreç olan emme süreci bebeğin bu gelişimini destekleyecek en önemli dönemdir. Bu nedenle, annenin özellikle hayatının bu ilk dönemlerinde bebeğini hem fiziksel hem de psikolojik anlamda doyana kadar emzirmesi yeni doğanın duyu gelişimini destekleme anlamında yapabileceği en önemli unsurdur. Bunun sebebi ise bebeğin kendini rahat hissedip çevresindeki uyaranlara tepki vermesinin annesiyle güçlü ve sağlıklı bir bağ kurmasından geçmesidir. Annesiyle bağ kurmanın da en kolay ve en etkili yolu emmedir. Bunun yanı sıra, annenin bebeğini emzirirken onunla tatlı tatlı konuşması, küçük şarkılar mırıldanması, bebeğinin elini tutması da bebeğin duyu gelişimini olumlu yönde etkileyecektir. Annenin yanı sıra diğer aile bireylerinin de bu gelişime katkıda bulunması mümkündür. Bebekle sürekli bir şekilde konuşulması, el ve mimik hareketleriyle konuşmanın desteklenmesi, değişik nesnelere, farklı dokudaki kumaşlara dokundurulması duyu gelişimi destekleyecek bir diğer unsurlardır. Ayrıca, son derece canlı renklerde olan ve ses çıkaran çıngırak gibi oyuncakların bebek ilk dönem tutamasa da ona tutup sallanması da önerilebilecekler arasındadır.