Kahve Tüketimini Daha Sağlıklı Hale Getirebilmenin Yolları

Kahve dünya üzerinde tüketilen en yaygın ve popüler içeceklerden bir tanesidir. Sağlığa pek çok faydası olduğu bilinen kahve en başta güçlü bir antioksidan kaynağıdır. Peki kahve tüketimini daha doğru tüketmek ve daha sağlıklı hale getirebilmek için neler yapılabilir? İşte sağlıklı bir kahve tüketimi için oldukça pratik ve basit ipuçları:kahve tüketimi, kahve tüketmenin sağlıklı yolu, kahve tüketimini sağlıklı bir şekilde yapma

  1. Saat 17.00’den Sonra Kafein Alınmamalıdır

Kahve kafein kaynağı bakımından en zengin besinlerden biridir ve doğal olması sebebiyle de sağlıklıdır. Uyarıcı bir madde olan kafeinin günün geç saatlerde alınması pek tavsiye edilmemektedir. Çünkü kafein aynı zamanda vücuda enerji depolar, yorgunluğu alır ve uzun saatler boyunca uyanık kalmanıza yardım eder. Ancak bazılarını kafein etkilememekte, günün geç saatlerinde içseler dahi etki etmemektedir. Dolayısıyla kişi vücudunu tanımalı ve kafeine karşı verdiği tepkiye göre saatleri belirlemelidir.

  1. Şeker Kullanımı Azaltılmalıdır

Kahveleri şekerle doldurmak kahvenin olan faydasını almaktadır. Kahve tek başına, sade haliyle daha sağlıklıdır. İçerisine koyduğunuz beyazlatıcılar, tatlandırıcılar, şekerler ya da süt tozları kahveyi zararlı hale getirecektir. Sade halde içmek ağır geliyorsa süt eklemeniz daha doğru olacaktır.

  1. Kahve Seçimine Özen Gösterilmelidir

Kahvenin kalitesi, organik olması aslında en önemli unsurlardan biridir. Kahve çekirdekleri yetiştirilirken üzerine kimyasal maddeler püskürtülmekte ve sentetik pestisitler sürülmektedir. Bunlar hakkında çeşitli görüşler olsa da zararlı olduğu düşünülmektedir. Kahve seçiminde organik kahve çekirdekleri olmasına dikkat ederek daha sağlıklı bir kahve tüketebilirsiniz.

  1. Dengeli Tüketilmelidir

Her şeyde olduğu gibi kahve tüketiminde de aşırıya kaçılmamalıdır. Aşırı kafein alımının birçok olumsuz etkisi olacaktır. Genel olarak kişinin vücut kütlesinin kilosu başına 2,5 mg kafein alması tavsiye edilmektedir. 80 kg ağırlığındaki bir bireyin günlük kafein sınırı 200 mg olacaktır. Bu da yaklaşık 2 fincan demektir.

  1. Tarçın İlave Edilebilir

Tarçın ve kahve birbirine yakışan iki lezzettir. Tarçının kan şekerini, kolesterolü düşürdüğü bilinmektedir. Kahvelerinize bir tutam tarçın ekleyerek kahvelerinizi çok daha sağlıklı hale getirebilirsiniz. Ayrıca kahvenize çok ayrı bir aroma da katacaktır.

Bitkisel protein kaynakları nelerdir?

Et ve hayvansal ürünlerin spor sonrası beslenme için ön koşul olduğu varsayılmaktadır. Ancak vegan ve vejeteryan diyeti uygulayanlar, protein ihtiyaçlarını egzersiz sonrası bitki bazlı besinlerle karşılamaktadır. Egzersiz sonrası yeterli protein almak için soya fasulyesi, şekersiz fıstık ezmesi, mantar, soya peyniri, bezelye, fasulye, mercimek, nohut ve fındık gibi bakliyatları tercih edebilirsiniz. Bitkisel proteinlerin işlenmesi ve amino asit diziliminin tamamlanması için bitkisel proteinlerin yanı sıra sağlıklı tahılların da tüketilmesi gerektiğini vurguluyor. Kahverengi pirinç, kinoa ve yulaf gibi tahıllarla tamamlanan menüler, bitki bazlı proteinlerin faydalarından yararlanmaya yardımcı olur.bitkisel protein kaynakları, protein kaynakları nelerdir, bitkisel protein nereden sağlanır

Spor sonrası bitkisel menü oluşturmak istiyorsanız önerilerimiz sizlerle:

Haşlanmış brokoli ve bir kase haşlanmış yeşil mercimek ile kinoa yoğurdu ve kaju yiyebilirsiniz.

Protein oranı çok yüksek olan Meksika fasulyesi ile biraz pirinç ve salata yiyebilirsiniz.

Eğer bir vejeteryansanız, antrenman sonrası öğle yemeğinizi iki yumurta ve biraz yeşil salata ile hazırlayabilirsiniz.

Şekersiz fıstık ezmesi ve tam tahıllı ekmekler ile atıştırma ihtiyacınızı karşılayabilirsiniz.

Skechers Blog, aradığınız spor bilgilerini sizinle paylaşmaya hazırlanıyor. Daha iyi hissetmek ve atletik konforunuzu geliştirmek için diyetinizi ve yaşam tarzınızı değiştirebilirsiniz. Ayrıca Skechers kalitesiyle üretilmiş kadın spor ayakkabı ve erkek spor ayakkabı gibi ayakkabı modellerini tercih ederek kilo verme yolculuğunuzda size eşlik edecek profesyonel yardımcılara sahip olabilirsiniz. Erkek kapüşonlular ve kadın antrenman kapüşonluları da Skechers koleksiyonunda sizleri bekliyor. Dilerseniz sporda rahatlık vaat eden kadın ve erkek eşofman altı modellerinin tasarımıyla kombinlerinizi tamamlayabilirsiniz. Daha sağlıklı, daha aktif bir yaşam için atletik motivasyonunuzu artırmanıza yardımcı olacak uygun yiyecekleri Skechers’ta bulabilir, spor programı ve beslenme çizelgesi ile hedefinize kolayca ulaşabilirsiniz.

Yazda Hangi Besinleri Tüketmeli?

Yaz artık geldi denilebilir. Birçok yerde bunaltıcı sıcaklar başladı. E tabi bu kadar bunaltıcı sıcaklar da bizi bol bol terletiyor ve susatıyor. Peki yazın hangi gıdaları tüketmeliyiz ? Ne yiyip ne içmeliyiz ? Buyrun buda yaz reçetemiz:

 Yaz mevsimin de sıcaklarında etkisiyle çok fazla su kaybediliyor. Haliyle kaybedilen bu suyun geri alınması gerekiyor. Bu yüzden yazın bol bol su içmeliyiz. Sıvı kaybına çok dikkat etmeliyiz. Aşırı sıvı kayıplarının sonuçları ölüm olabiliyor. Ayrıca bu dönemde bebeği olan annelerde bebeklerine bol bol su içirmeliler. Sakın bu dönemde bebeklerinize su içirmeyi unutmayın yada benim sütüm yeter demeyin.yazda tüketilmesi gereken besinler, yazda ne tüketilir, hangi besinler yazda tüketilir

 Ayrıca yazın çok fazla şerbetli ve ağır tatlı tüketmemeliyiz. Tabi dondurma hafif diye de 10 top dondurma yemenin alemi yok. Mümkün olduğunca az tatlı tüketmek en iyisi. Fakat canınız çok çekerse aşırı olmamak kaydı ile dondurma yemeniz de bir sıkıntı yok.

 Bu dönemde aşırı yağlı yiyeceklerden de kaçınmakta fayda var. Kızartma, pişi gibi şeylerden uzak durmanız faydanıza. Bu tarz yiyecekler yazın hararete yol açar. Yağlı yiyecekler yerine kalsiyum açısından zengin olan süt, yoğur, ayran tarzı içecekler ve yiyecekler yenmeli. Ayrıca uzmanlar su yerine ayranda içebilirsiniz diyor. Fakat yine de suyun yerini hiçbir şey tutmaz.

 Salam, sosis, sucuk ve benzeri sakat atlardan da uzak durmanızın yararı var. Bu tarz yiyeceklerin zaten zararı var. Fakat yazın sindirimi ve yenmesi de oldukça zorlaşacaktır. Artan sıcaklar ile birlikte de bu tarz yiyeceklerin bakteri üretme ihtimalleri daha da artacaktır.

Helal Gıda Market Ürünleri

Helal gıda sözlük anlamı ile bir Müslümanın İslam kurallarına göre tüketeceği ürünlerin tanımlanması demektir. Helal gıda markalarında en çok dikkat edilmesi gereken ürünler kırmızı et grubudur. Helal yiyecekler grubunda eğer bitki ise insan sağlığına zarar vermeyen tüm bitkisel ürünler helal sayılır. Ancak konu hayvansa ilk önce helal kesim önem taşır, bu ne demek; hayvanların kesiminde şartları uyulması. Üretimi, paketlenmesi, korunması, dağıtımı gibi özelliklerde dikkate değer noktalar arasındadır.helal gıda market ürünleri, helal gıda ürünleri

Helal yiyeceklerde zorunlu olması gereken diğer şey bu yiyeceklerin üretimi esnasındaki temizliktir. Temiz ürün helal gıdadır. Helal gıda market ürünleri ile alakalı problemlerin sıralanması gerekirse önem sırası olarak helal et kısmıdır. Ölü hayvanlar, boğularak öldürülen hayvanlar, dövülerek öldürülen hayvanlar, yırtıcı ve av hayvanları, sürüngenlerin etleri, at ve katır etleri helal gıda değildir. Marketlerdeki et alışverişlerinde fiyat unsurundaki bilinçlilikle bu duruma odaklanılması bir nebze mümkündür. Tüketici et konusunda çoğu kez aldatılır. Böylesi hassas bir konuda bu tür bir yaklaşım elbet ki kabul edilebilir bir durum olmasa da yaşatılıyor. Yine marketlerde bulunan hazır paket ürünlerde tehlike arz etmektedir. Tüketicinin mümkünse tüketmemesi ya da dikkatli olması önerilmektedir.

Helal gıda market ürünleri bünyesinde peynirlerdeki mayanın kaynağı, hayvani veya mikroorganizmalardan oluşan enzimdir. Peynir mayası hayvanların midelerinden elde edilmektedir. O halde eğer peynir mayası domuzdan elde edilmişse, bu kesin haramdır. İçinde jelatin olan gıdalar mesela jelatin temel olarak hayvan derisi, kemik, sinirden elde edilir ayrıca üstüne kimyasal işlemleri de dahil edince artık jelatinli bir gıda için söylenecek kelime bulunamaz hale gelir .

Helal Gıda Markalarının Raf Ömrü Ne kadar?

Geçmiş yıllarda kişiler hem üretici hem de tüketici oldukları için ve doğal gıdalarla yetinebildikleri için paketli gıdalara yönelim çok fazla olmamaktaydı. Fakat günümüz şehir yaşantısında tüketilecek ürünlerin hemen hemen hepsinin market raflarından sağlanması gerekmektedir. Bu ürünlere raflardan ulaşabilmek içinse mutlaka ürünlerin uzun süre bozulmadan tüketilebilecekleri bir teknoloji ile üretilmeleri gerekmektedir. İşte bu durumda ürünlerin uzun süre bozulmaması için eklenen katkı maddeleri kullandığımız neredeyse tüm paketli gıdalarda bulunmakta ve bu katkı maddelerinin helal ya da haram olduğu sorusu akılları karıştırmaktadır. helal gıda raf ömrü, helal gıdaların raf ömrü, helal gıda ürünü tüketim ömrüHelal gıda sertifika sürecinden geçmiş olan helal gıda markalarının raf ömrü sanılanın aksine diğer sertifikasız markalara göre daha kısa değildir. Her ne kadar İslam dininin yasaklarına ve sağlığa zararlı katkı maddeleri içermeseler de diğer gıdalar gibi helal gıda markalarının da raf ömürleri oldukça uzundur.

Helal gıda markası sertifikalanması sürecinden geçen bir ürün ya da firmanın hemen hemen tüm kalite kontrol testlerine tabi tutulduğu göz önünde bulundurulduğunda helal sertifikalı ürünlerin kalitesi anlaşılmaktadır. Çoğunlukla fazla duyulmamış markalardan oluşan helal gıda markaları mutlaka şans verilmesi gereken kaliteli markalardır. Özellikle fazla zamanı olmayan, sık alışveriş yapmayı sevmeyip toplu alışveriş yapan, evlerinde az kişi yaşayıp fazla gıda tüketmeyen kişiler için helal gıda markalarının raf ömrü oldukça önemlidir ve bu markaların raf ömrü kişileri tatmin edecek kadar uzundur.

Donmuş Etin Pişirme Teknikleri

Bu konu hakkında gıda mühendisleri tarafından belirtilen bir açıklamaya göre sıcak havalar da kullanılmayan et türleri eğer iyi muhafaza edilmezse kötü sonuçlar doğuyor. Buzdolabından çıkardığımız et ürünleri eğer donlu ise sağlık açısından kısık ateşte tencerede pişirilmesi daha doğru bir uygulamadır. Çünkü çözülen et türlerinde bakteri sayısı oldukça fazla olur Buzdolabında ürünler 4 derece de muhafaza edilmesi gerekir.donmuş et nasıl pişirillir, donmuş eti pişirme yöntemleri, donmuş et nasıl pişirilmeli

Donmuş eti düdüklüde pişire bilir miyiz?

Her evde şüphesiz en fazla kullandığı yöntemlerden biridir buzdolabında dondurup bir miktar kullanıp artanı tekrar dondurmak lütfen bunu yapmamalısınız. Buzluktan çıkmış donlu ürünü çözüldükten sonra tekrar dondurmak zehirlenmelere özellikle ürünlerde bozulmalara sebep olabilir. Buzdolabından ayrı havayla temas etmemesi için hava almayan paketleri kullanınız. Tıpkı kasaptan alınan ürünün direk dolaba konması gibidir. Buzdolaplarına koyabildiğince az ürünler konmalıdır bilinçli kullanılmadığı takdirde zararlı olabiliyor. Donmuş etlerin donukluğunu çözülmeden düdüklü de pişirilmez. Özellikle siz isteseniz bile pişmez sulanmaz ve yanmalar olur. Donlu et geç pişer diye de bir kaide bulunmuyor.

Etinizin pişmesi sizin eti doğrama şeklinizle orantılıdır. Siz eti ne kadar küçük ya da büyük doğrarsanız et erken ve ya geç pişecektir. Ne renk değişir ne tattı ve ya şekli bozulur. Bu işlem işin en doğru uygulama donu çözüldükten sonra pişirip eşsiz lezzete kavuşabilirsiniz. Yukarıda belirttiğimiz gibi eti dışarıda değil dolabın normal katında 4 derece çözülmesine özen gösteriniz bir kez donmuş eti tekrar dondurmaya bırakmayın ya hep kullanın ve ya hiç açmayınız. Etin donu çözüldükten sonra düdüklünüzü bir miktar ısıttıktan sonra etinizi içine koyup pişirebilirsiniz. Düdüklü tencerenizde etinizi pişirirken önce yağını yakmalısınız su koymadan direk etinizi koyup ağzını kapatıp pişmeye bırakmayınız. Her şeyi öğrenerek  ve bilhassa özen göstererek yapmaya çalışınız. Bilmediğiniz ama gerçekten zararı büyük birçok durum vardır. Küçücük şeyler için sağlığınızdan olmayınız. Eti tekrar dondurmayın ki bu çok zararlı bir işlemdir. Düdüklü tencere de ise donu çözülmeden et pişmeyecektir. Öncelikle etin donunu çözün sonra pişiriniz ve sonrasında etinizi dolabın normal yerin de çözülmeye bırakmayı unutmayınız.

Hakiki Balı Anlamanın Yolları

Gerçek balın nasıl anlaşılacağı oldukça merak konusudur. Gerçek organik balın besin değerleri ya da etkileri tam olarak neler olabilir? Bu sorunun yanıtını yazımızda bulmanız mümkündür. Bal çoğunlukla doğal tatlandırıcı ile oldukça faydalı mükemmel bir yiyecek olarak tanımlanmaktadır. Fakat günümüzde ise marketlerde satılan ballar gerçek besin değerlerinin çoğunu içermemektedir. Eski zamanlarda Yunanlılar ise bu probleme çözümü şu şekilde bulmuşlardır; balın doğallığı içerdiği doğal maddeleri ve ya parçalarla belli olduğuna kanaat getirilmiştir.hakiki bal nasıl anlaşılır, gerçek balı anlamanın yolu, gerçek bal nasıl anlaşılır

Gerçek Balı Kullanımı Hale Getirmek

Bal paketlerinin üzerinde organik yazısının bulunması bir yiyeceğin doğal yollarla elde edildiğini göstermemektedir. Öncelikle balın gerçek olduğunu anlamak için rengine bakınız. Bal kavanozlarının üstlerinde belli belirsiz meydana gelen beyaz renkte polenler birikmiş ve özelliklede balın rengi çok parlak değil yani daha donuk ise o zaman bu balın doğal olduğu söylememizde bir sakınca bulunmuyor. Gerçek bal belli zaman içerisinde kristalleşmeler meydana getirmektedir. Bu balın bozulduğu anlamına gelmemektedir. unutulmamalıdır ki bal doğal bir koruyucudur. Balın eski sıvı haline geri gelmesi için ise yaklaşık 15 dakika ılık suyla dolu bir kasenin içerisine kavanozu yerleştirmeniz yeterli olmaktadır. Gerçek ballar, arıların biriktirdiği polenler ve ya nektarlara bağlı olarak değişik renklerde meydana gelebilir. Yani balın rengi koyulaştıkça antioksidan miktarı da artmaktadır. Gerçek balın içerisinde kanser riskini azaltan ve özellikle kalp rahatsızlıklarına ise oldukça etkili bilinen polifenol adında bir antioksidan vardır. Özellikle koyu renge sahip olan balların bazılarında ise her gramda 201 yaklaşık olarak miligram polifenol yer alır.

Propolisin Yararları

Çiçek ballarında ise genel olarak gramda ancak 71 miligram polifenol bulunmaktadır. Bal kavanozunun üzerinde biriken beyaz polenli kısımda B, D, C ile E vitamini açısından oldukça zengin bileşenler içermektedir. Özellikle içerisinde 31 çeşit antioksidan barındırmaktadır. Filtreden geçirilmemiş bal yani arı penisilini olarak da bilinen propolis içeriyor. Bu maddeler ise ağaçlardan sızan reçine ile elde edilir. Arılar bu reçineyi kendi salyalarıyla karıştırarak antifundal, antibakteriyel ve antiral bir madde elde edilir. Bu madde ise arı kovanlarının duvarlarını hastalıklardan korumakta görevlendirilirler. Balın içerisine karışan bu kahverengi madde doğal bir antibakteriyel vazifesindedir.

Körinin Faydaları

  • Kanserden Korunma

Köri güçlü bir antioksidan olması özelliğiyle bilinmektedir. Bu sebeple kanser oluşumunu engeller ve hatta kanserli hücrelerin tamir edilmesinde yardımcı olur. Yapılan araştırmalar sonucunda, çok fazla köri tüketen kişilerin kansere yakalanma riskinin düşük olduğunu ortaya koymaktadır. Hatta son yıllarda yapılan araştırmalar köri yapımında kullanılan zerdeçalın içeriğinde bulunan kurkumin isimli maddenin yemek borusundaki kanseri büyük ölçüde iyileştirdiği görüşündedirler. Söylenene göre, kurkumin yemek borusundaki kanser hücrelerini tüketildiği anda öldürmeye başlamaktadır. Bunun dışında körinin bağırsak kanseri hücrelerini etkisiz hale getirdiği de belirtilir. Kurkumin yalnızca kanser hücrelerini iyileştirmekle kalmayarak aynı zamanda ise hafızaya iyi geldiği bilinen köri, bunamaya ve bunun dışında felç hastalarına büyük ölçüde yarar sağlar. Körinin meme, prostat ile pankreas kanserine de iyi geldiği de düşünülüyor ve konuyla ilgili araştırmalar devam etmektedir.Körinin faydaları nelerdir, Körinin sağlığa yararları, Körinin kansere etkisi

  • Sigara Tiryakilerine Köri Tavsiyesi!

Uzmanlar, sigaranın zararlarından kurtulmak isteyenlere köri tüketmelerini önermektedir. Körinin içindeki krosin isimli maddenin, antioksidan görevi yaparak vücudu toksinlerden arındırdığı ifade edilir. Kişilerin beslenme şekline köriyi daha sık dâhil etmeleri halinde, vücudun zararlı kimyasalları daha kolay atacağı, toksik bileşenleri nötralize edeceği söylenmektedir. Bu araştırmayı savunan görüş, Japonya’daki sigara kullanımına dikkatleri çekmektedir. Verilere göre, Japonya’da sigara kullanımın Amerika’ya kıyasla daha fazla olmasına rağmen daha az akciğer kanseri ile karşılaşılması köri baharatının sofralarda çok yer almasından kaynaklanmaktadır.

  • Zayıflarken Köri!

Köri zayıflama diyetinde olanları tok tutmaya yardımcı bir besindir. Sindirimin daha sağlıklı ve rahat olmasını sağlıyor. Çay şeklinde tüketiminde de zayıflamaya etkisi oldukça fazla. Kabızlığa karşı da oldukça etkisi vardır.

  • Körinin İyi Geldiği Diğer Sağlık Sorunları Nelerdir?

Özellikle soğuk algınlığında da köriden yararlanılmaktadır. Baş dönmesi ve astım gibi rahatsızlıklarda da körinin iyileştirici etkisi olduğu söyleniyor. Eklemlerdeki rahatsızlıklar ve iltihaplanmalara da iyi gelmekte. Köri cinsel yoldan bulaşan hastalıkların tedavisinde de kullanılan bir baharat. Tüm bunların dışında göz hastalıklarına ile karaciğer sorunlarına ve özellikle kan yolu hastalıklarına olumlu etkisi bulunuyor. Kısacası, uzmanlar körinin sağlık açısından önemine dikkat çekmekte ve sofralarda daha çok yer alması gerektiğini belirtiliyor.

Salata Yaparken Dikkat Edilecek Unsurlar

Salata yaparken dikkat edilmesi gerekenler yazımıza özellikle sebze salatası ile başlayınız. Kış zamanlarının vazgeçilmesi olan sebze salatasına balkabağını da ilave ederseniz inanılmaz farklı ve lezzetli bir sebze salatası yapmış olacaksınız. Salatalarınızın gerek lezzet bakımından gerekse de şık bir görünüme sahip olması için ilk önce tüm salata malzemelerini aynı şekilde doğramayı başarmalısınız. Genelde en şık salata sunumu tüm malzemelerin küp şeklinde doğrandığı salata çeşididir.

Peki, Nelere Dikkat Edilmeliyiz?

  • Salata yaparken salata malzemelerini gerek kararmaması gerekse de tatlarının bozulmaması ya da değişmemesi için cam ya da emaye doğrama kaplarını tercih ediniz.
  • Salata yaparken yağ ile tuzlama zamanı ve sırası da oldukça önemlidir. Salatanıza mutlaka önce tuzu atın sonra da yağını ekleyiniz. Bu sayede salataya eklediğiniz tuz çok daha eşit şekilde dağılır.
  • Eğer salatanıza ekleyeceğiniz kıvırcık ya da marulun yaprak kısımlarının tadı acı ise bu yaprakları yıkadıktan sonra 15 dakika boyunca sirkeli suyun içinde bekletiniz.
  • Salatalar sofraya alınana dek kesinlikle salatanıza yağ ve ya tuz ilave edilmemeli. Sofraya servis yapacağınız dakika içinde salataya tuz ile yağı ilave ediniz.salata yaparken nelere dikkat edilmeli, salata yapılırken neler önemli, salatada dikkat edilecekler
  • Eğer isterseniz yeşillikleri yıkamaksızın önce temiz kâğıda sonra da temiz bir naylon torbanın içine sarabilir ve sonrasında buzdolabında 3 hafta boyunca saklamanız mümkündür.
  • Aldığınız yeşillikleri hemen kullanmayacaksanız o zaman bu yeşillikleri hemen soğuk su ile yıkayınız. Her bir malzemeyi tek tek silkeledikten sonra temiz bir cam şişenin içine koymalısınız. Şişenin ağzını çok sıkı bir şekilde kapayıp buzdolabına yerleştiriniz. Bu şekilde sakladığınız yeşillikleri en az iki hafta boyunca ve taze bir şekilde saklamanız mümkündür.
  • Daha önceden soymuş olduğunuz yeşillikleri yeniden canlandırmak istiyorsanız sirkeli ve ya limonlu temiz bir suyun içine bu yeşillikleri koyabilirsiniz.
  • Sadece dereotu, maydanoz ile birde naneyi aynı anda ve plastik bir kabın içerisinde kuru olmak sureti ile 24 saat boyunca saklanabilir.
  • Ya da isterseniz temiz su koyduğunuz bir kabın içerisine 3 ve ya 4 dilim kadar çiğ patates ekleyebilir ve yeşillikleri bu suyun içine ekleyebilirsiniz.